PKK Lideri Abdullah Öcalan, 23 Eylül 2024’te yeğeni olan Riha Milletvekili Ömer Öcalan'la ardından ise Halkların Demokratik Partisi (DEM Parti) İmralı Heyeti ile farklı tarihlerde iki görüşme gerçekleştirdi. Kürt sorunun demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi konusunda mesajların verildiği görüşmelere dair Türkiye'deki görüşme trafiğini tamamlayan DEM Parti İmralı Heyeti, Federe Kürdistan Bölgesi’nde 16-19 Şubat tarihleri arasında birçok isimle bir araya geldi. Abdullah Öcalan'ın da yakın dönemde bir çağrı yapması da bekleniyor. 

 

PKK Yürütme Komitesi üyesi Duran Kalkan, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Medya Haber TV’nin sorularını yanıtlayan Kalkan, 15 Şubat uluslararası komplonun yenilgiye uğratılmasının “İmralı işkence sisteminin lav edilmesi, Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne kavuşması, Kürt özgürlüğü, Ortadoğu’nun demokratikleşmesi demek” anlamına geldiğini söyledi. 15 Şubat uluslararası komplosunun “İmralı işkence sistemi” ile yaşandığını belirten Kalkan, “Komplonun 27’nci yılı Önder Apo’nun fiziki özgürlüğünün yılı olacak. Hedefimiz budur. Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüne kavuşması için mücadelemizi büyütmemiz gerek. Komplonun sonu çok yaklaştı” dedi.  

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan tarafından yapılması beklenen açıklamaya değinen Kalkan, “Bu konuda bazı bilgilendirmeler oldu. Biz de takip ediyoruz. Gerçekten bazı çevreler çok somut konuştular, vaatte bulundular. Açık olarak Şubat’ın ortasında olacak gibi söylemler kamuoyuna yayıldı. Fakat 15 Şubat geçti öyle bir açıklama olmadı. Neden bu durum yaşandı? Bilemiyoruz. Biz de anlamaya çalışıyoruz. Şunu biliyoruz; kesinlikle bu durum bizden kaynaklanmadı. Her hangi bir engelleme, gecikme hareketimizden kaynaklamış değildir. Niye böyle olduğunu her halde önümüzdeki süreçte anlayacağız. Vaatler verip, sonucu bu duruma getirmek iyi değil. Böyle olmamalıydı. Diğer yandan sürece dair Önder Apo’nun geliştirdiği inisiyatife dair arkadaşlar açıkladılar. Cuma (Cemil Bayık) ve Helin (Helin Ümit) arkadaşın açıklamaları oldu. Daha önceki süreçten haberimiz yoktu. Bilgimiz olmadığını biz ifade ettik. Fakat son dönemde yapılan görüşmeler üzerine bilgilendik. Önder Apo mektup yazmış, bunu arkadaşlar belirtiler” diye konuştu. 

 

‘HER ZAMAN ÖNDER APO’NUN KARARLARINA UYDUK’

 

Yapılan bilgilendirmelere dair Kalkan, şunları söyledi: “Edindiğimiz bilgiler ile neyi gördük? Kürt sorununun özgürlük temelinde çözümü, Türkiye’nin demokratikleşmesi, bütün bunların demokratik değişim ve dönüşüm temelinde; hem Kürt tarafı hem de Türkiye-devlet-toplum olarak zihniyette, siyasette demokratik değişim ve dönüşüm ile gerçekleşmesi konusunda Önder Apo son derece net ve kararlı. Biz edindiğimiz bilgilerde bu durumu gördük. Bizde kararlıyız. Hareketimiz birçok kez açıklama yaptı. Komplonun yıl dönümü konusunda da hareketimizi oluşturan bütün kurum ve örgütler açıklama yaptılar ve sürece dair tutumlarını belirttiler. PKK’nin de bir açıklaması oldu. Süreci nasıl anlıyor ve nasıl yaklaşıyor? Önder Apo’nun kararları karşısındaki tutumu nedir? Bunu net olarak ifade edildi. Biz her zaman Önder Apo’nun kararlarına bugüne kadar uyduk, bundan sonrada tutumumuz kesinlikle böyle olacak. Ortada boş konuşan çoktur. Kimse bu boş konuşanları dikkate almamalı, geçerliliği yok çünkü. Bizde kararlılık var. Şunu söyleyebilirim; karşı olan bazı çevreler var, engelleyenler var. Ama ne yapsalar yapsınlar, çatlayıp-patlasalar da Kürt özgürlüğü sağlanacak ve Türkiye demokratikleşecek. Kürt özgürlüğünü engellemeye çalışanlar, Türkiye’nin demokratikleşmesini engellemeye çalışanlar, Kürt-Türk çelişkisi yaşatmaya çalışanlar, çatışmayı körükleyenler ve bundan beslenenler yenilecekler. Başarısız kalacaklar. Bunu net olarak ifade edebiliriz.” 

 

‘ÖNDER APO BÜTÜN İNSANLARIN YARARINI HEDEFLİYOR’

 

İmralı Heyeti’nin 16-19 Şubat tarihleri arasında Federe Kürdistan Bölgesi’nde yaptığı görüşmelere değinen Kalkan, “Biz de takip ediyoruz. Heyetin önemli bir çalışması var, bunu daha önce belirtmiştik. Türkiye’deki partiler ile görüşmeler oldu. Kuzey Kürdistan’daki partiler ile de görüşüldü. Güney Kürdistan’daki partiler ile görüşmelerin yapılmasını önemli görüyoruz. Heyetin görüşme trafiğini dikkat ile takip ediyoruz. Yapılan görüşmelerde verilen mesajlar önemli. Geçmişte çelişkiler ve çatışmalar oldu şimdi Ortadoğu ve Kürdistan’da oldukça kritik bir durum var. Önümüzdeki süreçte bu kritik durum dada derinleşerek devam edecek. Bunu Kürt siyaseti anlayabilecek durumda. Buna göre asgari düzeyde Kürt varlığı ve özgürlüğü yönünde tavır alabilecek bir yapısı da var, buna inanıyoruz. Bu bakımdan tutumların olumlu olacağına inanıyoruz. Önder Apo’nun yapmak istedikleri bütün Kürtler içindir. Tüm parçalarda Kürt sorunun demokratik çözümünü hedefliyor. Kürt sorunun çözümünün Ortadoğu’nun demokratikleşmesi temelinde olmasını istiyor. ‘Sadece Kürtlerin yararını gözet, başkası ne olursa olsun’ değil, herkesin yararını gözetiyor. Türklerin, Fasların, Arapların, Ermenilerin, Süryanilerin, Yahudilerin, Ortadoğu’daki bütün halkların demokratik ortak yaşamını hedefliyor. Önder Apo bütün insanların yararını hedefliyor, çalışmaları kimseye karşı değil. Herkesin yararını hedefleyen çalışmalar. Bunu Kürt siyaseti de anlayabilecek durumda. Biz umut ediyoruz ki bu sürece daha çok destek verecekler. Beklentimiz o düzeyde. Bu giderek Kürt siyasetinin demokratik ittifakını, birliğini de geliştire bilir. Ulusal birlikte çağrıları gündemdedir. KNK’nin bu yönlü çok değerli çalışmaları var. Herkes bu çalışmalara destek verebilir. Umut ediyoruz ki gelişmeler olur. PKK olarak biz buna açığız, hazırız da. Her türlü olumlu özgürlük ve demokrasi çizgisinde Kürtlerin yararına olacak her türlü girişime katılmaya, bu konuda üzerimize düşen sorumluluk ve görevi yerine getiremeye hazırız. Bunu arkadaşlarımız hep deklere ettiler” ifadelerini kullandı. 

 

‘HİÇ KİMSE ÖNDER APO’NUN SÖZCÜSÜ DEĞİLDİR’

 

“Önder Apo açıklama yapsaydı durum biraz daha netleşirdi” diyen Kalkan, “Böyle olmayınca herkes konuşuyor, yorumluyor neredeyse doğrular ve yanlışlar bir birine karıştı. Bazıları çok net konuşuyor, doğru değil. Önder Apo adına konuşanlar bile var. Herkes dikkat etmeli. Hiç kimse Önder Apo’nun sözcüsü değildir, adına konuşamaz” dedi.  Demokratik kesimlerin mücadeleyi büyütmesi gerektiğinin altını çizen Kalkan, PKK Lideri Abdullah Öcalan ve İmralı Heyeti arasında yapılan görüşmelere dair Meclis’teki siyasi partilerin takındığı duruma dikkati çekti. Kalkan, “Garp cephesinde yeni bir şey yok. Temenni açıklamaları oldu, iyiydi. Bunun dışında olumlu ve yeni bir şey yok. ‘Hay de açıklama yapısın’ deniliyor. Sanki Önder Apo açıklama yapmıyormuş gibi bir suçlama var. Nasıl yapsın? Önder Apo sanki her türlü imkana sahip. Her yerle irtibatı var ama açıklama yapmıyor gibi bir izlemim yaratıyorlar. İmralı işkence, tecrit ve soykırım sisteminin içine sokmuşsun. Dünya ile neredeyse iletişimi yok. Bu durum değişmeden nasıl yapacak? Önder Apo özgür çalışır, özgür yaşar koşullara sahip olmadan ne yapabilir? Önder Apo’nun özgürlüğünü kim engelliyor. Bunu İmralı sistemi engelliyor. Lağvet İmralı sitemini, özgür olsun ondan sonra yapmaz ise bir şeyler o zaman yapmadı denile bilinir. ‘Açıklama yapsın bizi kurtarsın’ demek hiçbir şey ifade etmiyor” diye konuştu.

 

‘KİM, NEYİ GÖMECEK?’

 

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “savaşın bir tarafı” oluğunu dile getiren Kalkan, “Savaşanlar savaşın soruna dair konuşabilir. Savaşmayanlar nasıl konuşur. Konuşurlarsa savaşmayanların sözlerinin ne gibi bir değeri olabilir. Fakat Bahçeli’nin de sanki çok gücü yok gibi. Belli bir etkisi var, oluyor ama fiiliyata gelince uygulamalar tamamen AKP’nin, Tayip Erdoğan yönetiminin elinde. AKP cephesinde olumlu çok bir şey göremiyoruz. Her şeyi ret etmiyorlar ama olumlu bir şeyde geliştirmiyorlar. Tayip Erdoğan hala ‘Ya silahlarını derhal bırakacaklar ya da silahları ile birlikte gömeceğiz’ diye uygun olmayan sözler söylüyorlar. Kim, neyi gömecek? Kendisi gömülme şeyinde bekliyor, başkasının gömüleceğinden bahsediyor. Kendi haline baksın.” 

 

‘SAVAŞI DEMOKRASİ İÇİN YÜRÜTTÜK' 

 

Kayyım atamaları, kent uzlaşısına saldırı, gözaltı ve tutuklamalar tepki gösteren Kalkan, “Önder Apo’nun etkisini zayıflatmak istiyorlar. Bu yöntemler ile mücadele edilir ancak. Karşıdaki kurbanlı koyun değil. Biz çok zorlandığımız için böyle bir şey (süreç) geliştirmiyoruz. Çok gerekli gördüğümüz için aslında geliştiremedik. Bir savaş yürüttük, eksikleri hataları olabilir ve daha yıllarca yürütürüz. Ama arkadaşlarımız da söylediler ‘biz savaş aşığı değiliz.’ Savaşı demokrasi ve özgürlüğün kazanılması için yürüttük. ‘Eğer bunlar demokratik siyaset yolu ile oluyorsa bir damla kan dökmek cinayettir’ dedi Önder Apo. Bizim felsefemiz budur. ‘PKK çatışmayı sürdüremez’ diyenler, yanılıyorlar… Savaşa da barışa da hazırız.” şeklinde konuştu.