HABER MERKEZİ - Paris’te katledilenlerin anıldığı programda konuşan siyasetçi Sebahat Tuncel, katliamların aydınlatılmamasının Avrupa’nın rolüyle bağlantılı olduğunu vurgulayarak, “Biz adalet istiyoruz, yaşamak ve yaşatmak istiyoruz” dedi.
Fransa’nın başkenti Paris’te 23 Aralık 2022’de katledilen Kürt kadın hareketinin temsilcilerinden Evîn Goyî (Emine Kara), müzisyen Mîr Perwer ve dernek üyesi Abdurrahman Kızıl için Sarcelles’deki Venise Salonunda anma düzenlendi. Programda ayrıca 2013 yılında aynı kentte katledilen PKK’nin kurucularından Sakine Cansız (Sara), KNK Paris Temsilcisi Fidan Doğan (Rojbîn) ve Kürt Gençlik Hareketi üyesi Leyla Şaylemez (Ronahî) de anıldı.
Yüzlerce kişinin katıldığı anmaya Evîn Goyî’nin ailesinden İbrahim Bilen, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Bizler katliamlar aydınlatılana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Fransa devletinin bu katliamları aydınlatmasını bekliyoruz. Bu katliamların aydınlatılmaması Fransa devleti için utanç kaynağıdır.” Kürtlerin özgürlük mücadelesine dikkat çeken Bilen, “Bu dönemde ulusal mücadeleyi büyütmek çok önemlidir” dedi.
'YAŞAMAK VE YAŞATMAK İSTİYORUZ'
Anmaya katılan siyasetçi Sebahat Tuncel de bir konuşma yaptı. Sebahat Tuncel şunları belirtti: “Bazı zamanlarda konuşmak zordur. Fakat bize düşen görev, bu ağır havada demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesini yükseltmek ve halklarımızın umudunu diri tutmaktır. Paris’te katledilen 6 şehidi ve Silopi’de katledilen kadınları anıyoruz. Tüm demokrasi ve barış şehitlerini de anıyoruz. Aralık ayına bu kadar çok şeyi sığdırdık; bu Kürdistan’a has bir şeydir. Biz adalet istiyoruz, biz sadece acılarla bir araya gelmek zorunda kalan bir halk olmak istemiyoruz. Artık yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Avrupa’nın göbeğinde iki katliam yaşadık. Paris’te bu katliamın aydınlatılmaması, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl şekilde çözülmemesi Avrupa’nın rolüyle doğrudan ilgilidir. Avrupa bunun dışında değil. Ne zaman ki Kürtler barış ve demokrasi istiyor, bazı güçler devreye giriyor. Bu katliamların açığa çıkmamasının ve aydınlatılmamasının nedenlerinden biri budur. Bu katliamlar aydınlatılmadan gerçek bir barış ve demokrasi sürecinden bahsedilemez. Fransa hükümetinin ve Avrupa’nın bu katliamları açığa çıkarması Kürtlere borcudur. Kürtler istedikleri için Avrupa’ya gelmediler; yaşanan savaştan kaynaklı geldiler. Sayın Öcalan Kürt halkını göreve çağırıyor. 52 yıllık silahlı mücadeleye sayın Öcalan son verdi fakat mücadele sona ermedi. Demokratik siyaset mücadelesi yürüteceğiz. Manifesto da tam da bunu ifade ediyor. Yeni yaşam, Kürtler, Türkler, Ermeniler tüm halklar için yeni bir mücadele diyor. Yeni bir yaşam vadediyor; sadece Kürdistan için değil, tüm Ortadoğu için. Kapitalist moderniteye karşı alternatif bir sistemi inşa ediyoruz. Kimse bekleyemez, karşımızda yüz yıllık bir inkar ve imha siyaseti var. Bunun için güçlü bir mücadele ve direniş gerekiyor; şehitlerimize böyle söz verebiliriz.”
Anmaya çok sayıda kurum ve Kürt dostu grup da katıldı. Müzik ve sinevizyon gösterimlerinin ardından anma programı sona erdi.
